Title of a News Article

VE EYYÜPOĞLU FETÖ HAKKINDA KONUŞTU...

ÖZEL HABER


Şanlıurfa eski Milletvekili ve Kanaat önderi Seydi Eyyüpoğlu ile 15 Temmuz Darbe girişimini konuştuk. Türkiye Cumhuriyet tarihin en hain girişiminin yaşandığı 15 Temmuz darbesin ardından Şanlıurfa'da kamuoyu Seydi Eyüpoğlu'nun ne konuşaçağını hep merak etti. Urfastar Gazetesi Yazarı Gazeteci Reşat Uzun, Siyaset dünyasının renki ismi Seydi Eyyüpoğlu ile keyifli bir söyleşi yaptı. 

Bu haftaki konuğumuz Şanlıurfa Siyasetinin renkli ve en tecrübeli isimlerinden birisi olan eski Parlamenter Seydi Eyyüpoğlu oldu. Paralel yapı ve 15 Temmuz darbesinin ardından bu örgütle ilgili en ilginç ve çarpıcı açıklamayı  yapan Eyyüpoğlu ‘ Fetullah Gülen madem ki Din adamı, neden bir Camisi ve Kur-an kursu yok? bu adam Nemrut’tur’ dedi… Ben burada din adamlarımıza da sesleniyorum, ‘Bu FETÖ’cülerin cenaze namazlarını kılmayın’ … Urfa'da FETÖ'nün temizleneceğine inançım tam, çünkü çok iyi çalışan Valimiz Güngör Tuna Azim, Cumhuriyet Başsavcısı Uğurhan Kuş  ve Emniyet Müdürümüz Eyüp Pınarbaşı var, halkın Onlara güveni tam...

İşte Seydi Eyyüpoğlu ile yapılan O özel Röportaj.

RÖPORTAJ:REŞAT UZUN

-Sayın Vekilim, Siz daha önce iki kez darbe yaşamış bir kişisiniz, 15 Temmuz darbe cecesi neredeydiniz, nasıl ve kimden haber aldınız?

 

Darbe  girişiminin yaşandığı gece evdeydim, TV izliyorum. O sıra Ankara’dan bana bir telefon geldi. Bir arkadaşım aradı ve burada uçaklar  uçuşlar yapılıyor, görülmemiş bir uçuş ve ses çıkartıyorlar dedi. Tabi bizde kuşkuya kapıldık, kuşku sonrası TV kanallarını takip etmeye başladık konuyla ilgili açıklamalar yapılıyordu. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın  konuşmasını dinleyince, bizler burada kalabalık bir şekilde oturuyorduk. Ben biran da ayaklandım ve burada oturan arkadaşlara ‘hadi hareket ediyoruz, partimize gidiyoruz’ dedim. Partiye gittik ve burada henüz bir kalabalık yoktu çünkü yeni duyum alıyordu halkımız. Halk kısa sürede kalabalıklaştı, Partide bir konuşma yaptım. Megafonla yaptığım konuşmamda, ‘korkmayın imanlısınız çekinmeyin ölmeye şehit olmaya hazırız.’ Şeklinde ifadelerde bulundum. Ondan sonra Tugayın önüne hareket ettik ve oranın önünü belediyelerimizin iş makinesi ile kapattık. Orada da bir haber aldık ki Vilayetimiz önünde büyük bir kalabalık var, ben bu sefer oraya koştum. Orada da  Vatandaşa cesaret vermeye çalıştım, ‘ korkmayın endişelenmeyin, bu işin de üstesinden geliriz. Bu millet Urfa’yı nasıl ki Fransızlardan kurtardıysa, bunlardan da kurtarırız’ dedim ve sağ olsunlar ki Urfalılar dik durdu.

-Siz tecrübeli bir siyasetçisiniz, yıllarca mecliste görev almış bir vekilsiniz. Fetullah Gülen örgütünün bu darbeyi yapabileceğini hissediyor muydunuz.

“ sene 1999’da İstanbul’da bir arkadaşım bana dedi ki bunları ziyaret edelim. Dedim valla ben gitmem, o da neden diye sorunca Bende ‘bunlar her tarafta okul yapıyor üniversite yapıyor ama ben onların bir camisine rastlamadım, bir Kur-an kursuna rastlamadım, bir dini talebesi yetiştirdiklerine rastlamadım. Bu yüzden benim bu cemaate inancım yok ve bu cemaati de sevmiyorum. Bu cemaatin benim yanımdaki adı ‘Menfaatçi Cemaattir’ diye o arkadaşıma söyledim. Amerika’ya bile gidelim dediklerinde kesinlikle gelmem dedim onlara. Şanlıurfa Merkezindeki Fethullaçıları da sevmedim, kendime yaklaştırmadım ve benim aleyhime karşı büyük örgüt oldular, benim hakkımda gizli gizli belgeler oluşturup lekelemeye çalıştılar. Genel merkeze şikayet ettiler her türlü pisliği çamuru bana atmaya çalıştılar ama ben bu insanları sevmedim, iyi ki sevmemişim. “Ben daha önce iki darbe gördüm, 60 ihtilali çok iyi aklıma geliyor. Belki gençtik, 16-17 yaşlarında idik ama 80 ihtilalini de şimdi ki gibi hatırlıyorum Biz bunları gördük Onlar birer askeri darbeydi, ama 15 Temmuz’da yapılana ben şahsen darbe demiyorum, bu darbe değil. Bu, Türkiye Cumhuriyeti’nin adını silip, Türkiye’yi böldürüp, Türkiye’yi işgal etmektir. Ben buna işgal adını koyuyorum.”

 

-Peki bu örgüte kimler destek veriyor?

“Bunlara destek verenler, Amerika ve AB ile İsrail. Bunu açık ve net söylüyorum. PYD, PKK, IŞİD, FETÖ ve Amerika Başkanı bunların yönlendiren başkandır. Urfa’da da bir hadise yaşadık, Kobani olaylarından dolayı. Büyük bir grubun Kobani’den geldiği dönemde çok gidip -geldik oraya. Valimiz İzzetin Küçük ve Belediye Başkanlarımızla çok gidip geldik oraya. Ertesi gün Başbakan Yardımcımız Numan Kurtulmuş  iç işleri bakanımız Efkan Ala ve Tarım Bakanımız Faruk çelik  geldi. Oraya gittik ve bu gelen halka  çare bulma arayışına girdik. Hep birlikte  onları görmeye gittiğimizde konvoyumuz taşlandı. Ben orada TV’lerde de konuştum.  Dedim ki ‘Ey HDP’liler, Başbakanımız gelmiş bu gelen insanlara yardım etmeye, bunların hallerini görmeye. Bunların nasıl bir mağduriyet içerisinde olduklarını görmeye gelmişler. Kobani’den gelenlerin hepsi Kürt, Bakanlar gelmiş bu Kürtlere yardım etmeye, ey HDP’liler, Bakanların konvoyunu taşlayanları neden lanetlemiyorsunuz? Eğer siz onları lanetlemiyorsanız, ben sizi de onları da lanetliyorum.” Dedim.

“Olay vahim, olay o kadar vahim ki, ben kanaatim olarak ve tecrübelerime dayanarak konuşuyorum. Ben milletvekili iken geçen yıl kurban bayramında, Tugay komutanı yeni gelmişti ve vilayette bayramlaşma da tanıştık. Tokalaşma esnasında ben kendimi tanıttım, Milletvekili Seyit Eyüpoğlu deyince adam böyle bir an da yüzünü çevirdi, yüzüme bakmak istemedi. Yine bayramlaşma programında bu defa Jandarmaya gittik, Vali Beyle birlikte gittik. Jandarma’nın bayramını kutladık, Vali Bey bana dedi ki Tugay’a gidelim, bende dedim ki ‘ben Tugaya gelmem, o komutan haindir. Ben bu hainin yanına gelmem. Ben milletvekili Seyit Eyüpoğlu deyince bu adam yüz çeviriyordu bu yüzden ben bunun yanına gelmem dedim. Ben o zamandan beri ve Kobani döneminden bu yana, asker tamamıyla sınırdan el çekmişti. Emniyet Müdürümüz Eyüp Pınarbaşı, günlerce komando elbiselerini giyip silahını elip haftalarca aylarca sınırda ne çektiğini ben biliyorum ve ben buna şahidim askerin görevini yapıyordu. İki tane polisimiz Ceylanpınar’da şehit oldu, Urfa’daydık gittik oraya. Kaymakamlık ve emniyet müdürlüğünde oturduk o zaman tugay komutanı da vardı. İlçe Belediye başkanımız dedi ki, gelirler organizelerini yaparlar vururlar kırarlar geri dönerler. Vali Bey de dedi ki hudutta asker var. Bizlerde dedik ki ne askeri ne hududu! Hudutta asker yok adamlar serbest bir şekilde gidip geliyorlar. Tugay komutanı orda kızdı ve ne demek dedi. Ne demeği var mı! İlçe Başkanı Menderes Atilla, ben kaç defa suikastle karşılaştım. Hudutta geçenleri bir hudut askeri bunları yakaladı mı ? Onlar geçiyor, ya jandarma yakalıyor yada emniyet. Nasıl geldiler, huduttan geldiler. Ben bunları gözümle görüyorum, emniyet burada jandarma burada. Yakalananlar savcıya gidiyor bu sefer onlar serbest bırakıp gidiyorlar. Bu defa ne jandarma şevk bıraktılar nede emniyette. Suçüstü, konuşmalar telefon kayıtları ile yakalanıyorlar ama serbest kalıyorlar.”

“benim kuşkum şu, bu hakimler savcılar bu cesareti nereden alıyor? Bu asker bu görevi yapmıyor, nasıl oluyor. Benim bu kuşkum iki yıldan beridir var. Bu tabi bütün askeri suçlamıyorum, gerçekten askerlerimizin içerisinde çok dürüst insanlar var. Ordumuzu ve askerlerimizi göz bebeğimiz gibi seviyoruz ama hainleri sevmiyoruz. Ama ihanet edeni de sevmiyoruz. Onlara lanet getiriyorum, FETÖ’ye de lanet getiriyorum. FETÖ’nün yaptığı, hani dedim ya 60 ve 80 ihtilali gördüm. En fazla kıyım yapan İsrail başardı, FETÖ milyon kat Yahudileri geçti. Bu zulmü firavunlar yapmamıştır, Nemrut bunu yapamamış. Onun için FETÖ’yü lanetliyorum, ve  destek vereni de lanetliyorum. Ben burada din adamlarımıza da sesleniyorum. Bunların cenazesinde asla ve asla Müslüman namazı kılınmaz. Ve bu cenaze namazları kılınmadığında da her Müslümana örnek olur.”

-FETÖ’nün Papa’ya yazmış olduğu bir mektup var, Şanlıurfa’da kilise ve camilerin yan yana yapılması için Papa’ya çağrıda bulunuyor. FETÖ diyor ki, Hz. İbrahim’in memleketi Urfa’dır. Burada bağımsız bir üniversite kuralım ve dinler arası diyaloğu buradan başlatalım. Bir taraftan Urfa sınırının geçişinden bahsediyoruz bir taraftan da FETÖ’nün Urfa’daki 1998 yılından itibaren bir emeli var ve Urfa’yı bir üs olarak görmek istiyor, siz Urfa’nın en tecrübeli siyasetçisisiniz. Urfa’daki Fethullah yapılanmasını zaman zaman dile getirdiniz mi?

“ 17 Aralık’tan bu yana her televizyon konuşmalarımda her girdiğim cemiyette FETÖ’nün ihanetini ve yaptıklarını anlatıyorum. HDP ile İş birliği yapıp onlara çalıştılar. Ben HDP’yle ilgili şöyle diyorum,’ ben bunları din harici olarak görüyorum. Din harici olmasaydı PKK’ya terör derdi. Kürt Müslümandır, Kürt gerçekten dinine düşkündür. Kürdü temsil ediyoruz diyorlar ama Kürdü kötülüyorlar, Kürdü milletin gözünden düşürmek için ne gerekiyorsa yapıyorlar. Bunların Kürtlükle hiçbir alakaları yok, Kürtlükle alakaları olsaydı onlara yapılan okullar hastaneler yakılmaz, doktorlar öldürülmezdi. Kürde Baraj yapılıyor, şantiyedeki iş makineleri yakılıyor. Onlar Kürdü yok etmek için ne lazımsa yapıyorlar. Onların Kürtlükle hiçbir alakaları yok. Bunlar Amerika’nın ajanları, bunlar Avrupa’nın ajanları ve bunlar Türkiye’nin düşmanlarıdır. Kürtler; Türkiye bayrağını seviyor, Ben onların içerisindeyim Kürtler toprağını seviyor. 17 Aralıktan sonra, gezi olayları da küçük bir darbe değildi ama sayın Cumhurbaşkanımızın cesareti ile bunu da atlattık. O günden sonra AK Parti zihniyeti bunlara dönüp merhaba etmemeliydi, bunların işleri görülmemeliydi.”

“Ben görüyorum bazı siyasetçi arkadaşlarımız gidip Ticaret Odasında oturuyor. Ey adam, ticaret odası onları baş adamı, has adamı. Adam inkarda etmiyor ben bu adamı seviyorum destekliyorum diyor. Bugün hepsini söylemek istemiyorum çünkü bugün bir fırsattır her şeyi söylüyor demesinler diye.”

 

-Göz altılar devam ediyor bunlar yeterli mi sizce?

“Yapılan göz altılar yeterli değil, bu Bürokratlar kilit noktalar ilk önce bunlara el atılması lazım. Hepsi bir gün içerisinde olacak değil, bunlar sıraya konulmuş sırayla geliyorlar.  FETÖ’cüler bitecek, Cumhurbaşkanı, oğlu olsa tutup atar teslim eder. Cumhurbaşkanımızın burada affı asla olamaz, öyle bir düşüncesi olsa da yanlıştır ve o düşüncenin de Cumhurbaşkanımızda olmadığını çok iyi biliyorum. Menfaatçi tayfanın sonu gelecek, kurumlara sızarak yerleşen bu kişilerin yüzde 80-85’i bu 3 ay içerisinde temizlenecek. Ordumuzda ve emniyetimizde temizlenir. Allah’ın izniyle bunların hepsi gidecek. Vatandaşların bunlar hakkında duyarlı olup FETÖ’cü şüphesi duydukları insanları lütfen güvenlik birimlerimize ve bizlere söylesinler.” Ben Şanlıurfa Valisi  Göngür Azim Tuna, Cumhuriyet Başsavcısı Uğurhan Kuş, Emniyet Müdürümüz Eyyüp Pınarbaşı'na ve yargıya güvenim tamdır, bunlardan hek edeni temizleyeceklerdir

-Geçmişte de söylediniz peki PKK  40 yıldır neden bitmiyor?

“Ben koruculuk yapmadım örnek vatandaşlık yaptım. Hainler görevini yapmıyorlar, vursalardı biterdi. Birbirlerine paslarla, yanına sık diğer yanına sık. Eğer çok sıkıştıysan belden aşağı sık ölmesinler. Bu ifadeleri orada askerlik yapan çocuklarımız söylüyor. Bu kadar teknik, uçaklar, helikopterler tanklar, toplar adamlar geliyor onlarında en ağır silahları havan topları makineli tüfekleri var. Onu da her yere taşıyamıyorlar. Bu süper ordunun karşısında bunlar nasıl dururlar! Onların başı çıktığı yerde biter, bitmesi lazım. Eğer samimiyet ve dürüstlük varsa, biter. Bitmedi mi, ben samimiyetimle söylüyorum, demek ki ihanet devem ediyordur. İhanet olmazsa bunlar biter.”

-Bizlere zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz. 


SEYDİ EYYÜPOĞLU KİMDİR

74  Yaşında Lise mezunudur. Çiftçilik, Serbest Ticaret, Anavatan Partisi Kurucu Üyeliği yapmıştır. TBMM XIX., XX., XXIII., XXIV. ve XXV. Dönem Şanlıurfa Milletvekilidir. Evli ve ondokuz çocuk babasıdır. 

XXIV. Dönem Bağımsız olarak seçilen Eyyüpoğlu, 26 Ekim 2010 tarihinde AKP'artiye katılmıştır. Şanlıurfa'da bulunan Şeyhanlı Aşireti'nin reisi olarak kabul edilir.

Güncelleme Tarihi: 17 Ağustos 2016, 17:04
YORUM EKLE
YORUMLAR
Memet
Memet - 8 yıl Önce

Yaşa seydi amca

SIRADAKİ HABER

banner195