Şanlıurfa merkezinde yer alan 446 yıllık tarihe sahip Osmanlı eseri Dabakhane Camii, minaresine yapışık yapılardan kurtarılmayı bekliyor.

İBRAHİM HALİL ŞEKER
Kitabesinde  “Bu mübarek cami-i şerif Sultan Süleyman (1520-1566) oğlu Sultan Selim II. (1566-1574) zamanında H.975 (M.1568) tarihinde yaptırılmış ve tamamlanmıştır” yazan tarihi Dabakhane Camii, minaresinin bulunduğu batı cephesindeki sokakta yer alan kabaltı üstündeki iki katlı briket yapının gölgesinde kalıyor. Şanlıurfa’nın tarihi çarşı ve sokaklarının bulunduğu Pınarbaşı mahallesinde bulunan Dabakhane Camii, Osmanlı dönemi mimari özellik ve estetikliğini taşıyan çok sayıda unsura sahip.Kentteki minareler içinde en çok taş süslemeye sahip olmasıyla ayrı bir özelliği olan Dabakhane Camii minaresine bitişik yapılan briket yapının bir an önce ortadan kaldırılarak hem tarihi sokağın hem de caminin bu ayıptan kurtarılması gerekiyor. 

Ağaçlar tehdit ediyor
446 yıldır zamana meydan okuyan tarihi Dabakhane Camii’ni tehdit eden bir diğer tehlike ise, avlusuna dikilen iki çınar ağacı.1996 yılında avlusuna dikilen iki çınar ağacı, taban sularının da bulunduğu cami avlusunu öyle sevmiş ki, toprak altında hızla gelişen ağaç kökleri avludaki taşları yerinden oynatmaya başlamış.Dabakhane Camii müdavimleri, yeraltı su kaynaklarına ve yanıbaşından geçen akarsuya yakın olmasına rağmen yüzyıllarca avlusuna ağaç dikilmeyen caminin, 1996 yılında dikilen ağaçlarla tehdit altına girdiğini, müdahale edilmediği takdirde ağacın köklerinin caminin temeline zarar vereceğinden endişe duyuyor.