Title of a News Article

Süt ve Kılıçoğlu, Eker'le görüştü

.

Süt ve Kılıçoğlu, Eker'le görüştü
banner206

Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası (ŞUTSO) Meclis Başkan Yardımcısı Kemal Süt, Yönetim Kurulu Üyesi Kadir Kılıçoğlu ile Taşeron firmalarını temsilen bir gurup iş adamı, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ekonomi İşleri Başkanı Mehmet Mehdi Eker ile taşeron firmalarının uğrayacağı mağduriyetler hususunda görüşme gerçekleştirdi.

Taşeron işçilerinin özel sözleşmeli personel statüsüne geçirilmesi ile taşeron firmalarının uğrayacakları mağduriyetlerin dile getirildiği görüşmeye ŞUTSO Meclis Başkan Yardımcısı Kemal Süt ve Yönetim Kurulu Üyesi Kadir Kılıçoğlu’nun yanı sıra ATO 64. Meslek Komite Başkanlığı Meclis Üyesi Bülent Çizmeci, Temizlik ve Sosyal Hizmetler İş Verenleri Derneği (TES-DER) Başkanı Mehmet Veysi Araç, TES-DER Genel Sekreteri Sulhaddin Kaya, Gaziantep Ticaret Odası 40. Grup Komite Başkan Yardımcısı Hüseyin Çolak, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası 6. Komite Başkan Yardımcısı Murat Çelik, ATO 64. Komite Meclis Üyesi Adnan Erdoğan ve iş adamı Neşat Şengün katıldı.

Görüşmeyle ilgili açıklamalarda bulunan ATO 64. Meslek Komite Başkanlığı Meclis Üyesi Bülent Çizmeci, “1990'lı yılların başında özelleştirmeye adım atılmış, bu adıma takiben 1994'lü yılların başında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın belediyelerin mali yüklerini azaltmak adına başlattığı ve o günden itibaren kamu idarelerinde yaygınlaşmaya başlayan taşeronluk, alt işverenlik müessesi ile hizmetin kalitesi ve iş gücü maliyetlerinin düşürülmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla bir milyonu aşan istihdam ile bir hizmet sektörü oluşmuş, bu hizmet sektöründe milyar dolar tutarında yatırımlar gerçekleşmiştir. Ancak, Başbakanımız Ahmet Davutoğlu tarafından kamuoyuna duyurulan asıl iş, yardımcı iş ayrımı yapılmaksızın taşeron işçilerin özel sözleşmeli personel statüsüne geçirilmesi ile ilgili açıklamasının ardından ülke genelinde bu alanda hizmet veren şirketlerin kapısına kilit vurulacağı dolayısı ile kimine göre 25 bin kimine göre 43 bin olan şirketler ve bu şirketlerin antlaşma yaptıkları tedarikçiler, kredi borçlandıkları bankalar veya iktisadi kuruluşlar tarafından sağlanan krediler sonucu yapılan yatırımlar, bu şirketlerde istihdam edilen 50 bine yakın uzman elemanlar ile mahkemelerde devam eden hukuki davalar veya getirilecek statü sonucunda istihdam edilemeyecek işçiler ve de milyar tutarında makine parkları değerleri ileride telafisi mümkün olmayan zarar ve hukuki problemlerle karşı karşıya kalacağından, getirilmesi gündemde olan bu statünün ne şekilde düzenleneceği konusunda bazı hususların da titizlikle göz önüne alınması kaçınılmazdır” dedi.

Konu hakkında taleplerini de görüşmede dile getirdiklerini belirten Çizmeci, “Bu amaçla konu hakkındaki taleplerimizi başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Başbakanımız, hükümetimiz ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) nezdinde ele alınması için büyük çaba içindeyiz. Bu nedenle ilk etapta eski Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker'i ziyaret ederek, konu hakkında kendilerine bilgi verilmiş ve bakan, bu kapsamda sektörün zarar görmemesi ve mağdur duruma düşmemesi için gerekli katkıyı sağlamaya gayret edeceğini ifade etmiştir” diye konuştu.

Çizmeci görüşmede sektör olarak getirilmesi istenen özel statünün gerçekleşmesi durumunda bazı hususlara da cevap aranması gerektiğini ifade ederek şöyle konuştu:

"Mevcut devam eden sözleşmeler hangi tarihte sona erdirilecektir. Bu sözleşmeler için peşin ödenen damga vergisi ve karar pulu bedelleri tarafımıza iade edilecek midir. Firmaların yapmış oldukları makine ekipman yatırımları ne olacak. Firmaların depolarında bulunan milyar tutarındaki makine parkı ve milyar tutarındaki yatırımlar ne olacak. Mevcutta her firmanın oluşmuş bir marka değeri vardır, yasanın çıkması ile firmaların marka değeri sıfıra ineceğinden ileride tazminat davalarına konu edilmemesi için bu kayıp nasıl giderilecek. 25 bin ile 43 bin arasında olan şirketlerin ticari faaliyetlerini devam ettirmeleri için alınacak ekonomik tedbirler nelerdir. Kadroya alınmayacak personellerin akıbeti ne olacak. Kadroya alınmayıp yargı yoluna başvurarak işe iade alacak olan personeller ile firmalar karşı karşıya kalacak olup; bu durumun yaratacağı mağduriyetler ile ilgili nasıl düzenlemeler yapılacaktır. Halen yargıda devam eden kıdem, ihbar yıllık izin ücreti ve fazla çalışma ücreti gibi işçilik alacakları davalarının akıbeti ne olacak. Sendikalar ile gerek imzalanmış olan gerekse süreci devam eden toplu iş sözleşmelerinin akıbeti ne olacak. Taşeron firmaların ofis bünyesinde çalıştırmakta olduğu ve alanlarında uzmanlaşmış personellerinin bu sektörün kapatılması ile yaşayacakları mağduriyetlerine yönelik ne gibi tedbirler alınacak. Bu güne kadar tarafımıza ödenmediği halde iş kanundan kaynaklanan sorumluluklardan dolayı ödediğimiz kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai gibi ödemelerin tarafımıza ödemesi sağlanacak mı".

Güncelleme Tarihi: 19 Nisan 2016, 13:20
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner195