Şanlıurfa Valiliği öncülüğünde ŞURKAV, Çevre Koruma Vakfı ve İŞKUR işbirliği ile uygulanan, 15 kursiyerin katıldığı Yöresel Ev Yemeklerinin Yaşatılması projesi kapsamında hazırlanan Şanlıurfa’ya özgü yöresel yemekler, turizm sektörü temsilcilerine sunuldu ve basına tanıtıldı.

ŞURKAV’ın Balıklıgöl platosunda yer alan Kültür Evinde gerçekleşen sunuma, Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, ŞURKAV II. Başkanı Vali Yardımcısı Tarık Açıkgöz katıldı 

ŞURKAV Müdürü Şükrü Üzümcü’nun proje sunumu ve yemek ikramının ardından usta aşçı Hatice İnan gözetiminde kursiyerlerin hazırladığı 50’den fazla yöresel yemeğin tanıtımına geçildi. Burada konuşan Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, turizm sektörünün talebi olan aşçı ve aşçı yardımcısı sayısına ulaşılana kadar bu tür projeleri destekleyeceklerini belirterek, fast food kültürüne karşı yöresel yemeklerin desteklenmesinin de önemine vurgu yaptı.

Son neslin, fast food denen sağlıksız, çocukların bedensel ve zihinsel gelişimini olumsuz yönde etkileyen bir yemek kültürü ve sağlıksız gıda bombardımanı altında büyüdüğünü ifade eden Vali Erin, “Gençlerimizi, çocuklarımızı daha sağlıklı gıdalarla ve bizim geçmişimizden bugünlere taşıyıp getirdiğimiz ancak unutulmaya çalışılan güzel yemekleri tekrar toplumun, ailemizin, evimizin içerisine sokmamız gerekiyor” dedi.

Kaliteli ve profesyonelce hazırlanan ürünlerin kendi talebini oluşturacağına işaret eden Vali Erin, “Zenginleşme ve refah artışıyla birlikte insanlar daha güzel ve farklı damak tatlarının peşindeler. Sadece geleneksel tatları tatmak için dünyada yer değiştiren milyonlarca insan var. Bunları iyi takip etmek, buraya akışını sağlamak gerekiyor. Dışarıdan gelen, bu lezzetleri tatmak isteyenlere sağlıksız, hijyene uymayan, kalitesiz ürün sunarsanız tutturamazsınız. Sarf ettiğiniz emek de boşa gider” şeklinde konuştu.

Şanlıurfa’nın zengin tarihi geçmişi, kültürü, büyük medeniyetlere ev sahipliği yapmış olması ve peygamberler diyarı olmasıyla stratejik öneme sahip olduğuna değinen Vali Erin, uzunca bir dönem bölgenin terör sıkıntısı nedeniyle potansiyellerini değerlendiremediğini belirterek, terörle mücadelenin etkin şekilde devam edeceğini, geçmiş yılların ihmali olan sıkıntıların ortadan kaldırılmasıyla bölgenin potansiyellerinin harekete geçirileceğini söyledi.

Cazibe merkezleri programı ile Şanlıurfa’ya önemli yatırımlar geldiğini ve desteğin artırılmasıyla yeni yatırım taleplerinin gelmeye devam ettiğini hatırlatan Vali Erin, “Yeni fabrikalar, daha çok istihdam, daha çok kişinin iş ve ekmek sahibi olacağı alanlar sosyal ve kültürel kalkınmayı da beraberinde getirecektir. Bunun için yerel yönetimlerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız, bakanımız, milletvekillerimizle gece gündüz bunun mücadelesini vereceğiz ve başaracağız. Bu bölgenin makus talihini değiştirecek Hükümetimiz var, Cumhurbaşkanımız var, Bakanımız, Milletvekillerimiz var. Valiniz de sizden. Belediye başkanlarınız da sizden. Biz bunu başarmak zorundayız. Bu bölgenin ve Şanlıurfa’nın içinde bulunduğu sıkıntıları aşmak zorundayız. Başka seçeneğimiz yok. Dolaysıyla bu anlayışla gece gündüz çalışacak, çaba sarfedecek, fedakarlık yapacağız. Bir taraftan devletin devlet gibi yönetilmesini sağlayacağız, öbür taraftan da vatandaşı tam bir şefkat ve merhametle kucaklayan devlet anlayışını sergilemiş olacağız. Onun için mesaimizin önemli bölümünü halka, vatandaşa hasretmek suretiyle tam bir kalkınma refah anlayışını yerleştirmiş olacağız” dedi.

Yöresel Ev Yemeklerinin Yaşatılması Projesinin üç ay daha devam edeceğini sözlerine ekleyen Vali Erin, geçen üç aylık sürede oldukça başarılı sonuçlar alındığını ifade ederek, “Bu kursa katılarak eğitim almak isteyenlerin oldukça fazla talepleri geldi. Bu talepleri değerlendirerek kursların devamını sağlayacağız. 12 bin yıllık tarihi geçmişe sahip olan Urfa, tarihten getirdiği çok zengin bir yöresel yemek yelpazesi var. Sadece kebaptan ve fırın yemeğinden ibaret değil. Bu projeyle bunu da izah etmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.