Title of a News Article

İnce, Erdoğan'a malzemeyi verdiler...

İnce, Erdoğan'a malzemeyi verdiler...
banner206

Türkiye'nin gündemini sarsan Sözcü yazarı Rahmi Turan'ın 'Külliye'ye Muharrem İnce gitti' iddiasına İnce cevap verdi. Kendisi hakkındaki iddialara tepki gösteren CHP'li isim, "Bu düpedüz Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi'nde tasarlanmış bir oyundur, bir tezgahtır" dedi. eski Milletvekili Muharrem İnce, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüştü iddialarına memleketi Yalova'dan cevap verdi. İnce, ortada bir tezgah olduğunu söyleyerek, "CHP yönetiminin 82 milyona borcu vardır. Dedikoduların hepsi CHP Genel Merkezi’nde üretilmiştir, bunu rakiplerim değil, partideki küçük bir grup üretmiştir" dedi. Komplonun çözülmeden CHP’nin yola devam edemeyeceğini ifade eden İnce, "Bu burada bitmez, bunu çözmeden CHP yola devam edemez. CHP'nin temiz siyaset deme hakkı ortadan kalkar. Bu tezgah, bu komplo çözülmeden Türkiye’de CHP’nin temiz siyaset yolculuğu yara alır” dedi.

İddiaların odağındaki İnce'yle görüşen gazeteci Ahmet Hakan bugün köşesinde, CHP'li isimle arasında geçen diyaloğu aktardı.

"CHP'DE TASARLANMIŞ BİR OYUN"

Kendisi hakkındaki iddiaların parti içinden çıktığını belirten İnce, "Bu düpedüz Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi'nde tasarlanmış bir oyundur, bir tezgahtır. Bu tezgahın figüranlığını yapmak da 80 yaşında torununu düşünmek yerine günlük çıkarını düşünen bir gazeteciye kalmıştır." dedi.

"CHP'DE PARA PULCU ÇETE VAR"

Ahmet Hakan'a konuşan İnce'nin açıklamaları şu şekilde;

CHP'ye çöreklenmiş bir yapı var. Para pul işlerine karışan bir çete... Para pul işlerinde de bu çete var, dedikodularda, kumpaslarda, yalan dolanda da bu çete var. Bu çeteyi CHP Genel Merkezi'nden def etmemiz lazım. Def edeceğiz.

"RAHMİ TURAN ARADAN ÇIKSIN"

Artık muhatabımız Rahmi Turan değildir. Çünkü Genel Başkan'ın "Biliyorum, şaşırmadım, doğrudur" açıklaması var ortada... Söz konusu kişi ben değilim. Bu kesin! O zaman bu kişi kim? Bu soru hâlâ cevap bekliyor. Bu sorunun cevap bulması ve o kişinin partiden atılması lazım. CHP Genel Başkanı dedikodunun parçası olmaz, olamaz, olmamalı. Bu bizi üzer. Parti yara alıyor.

Şu saatten sonra ben artık yalanlama faslını bıraktım. " Saray'a giden CHP'li ben değilim" demek bile benim için züldür artık. Bu aşağılık iftirayı yalanlamaya bile tenezzül etmek istemiyorum.

"BU İLK KUMPAS DEĞİL"

Bu bana yönelik ilk kumpas değil. 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı seçim gecesi başladı bu kumpas... O geceyle ilgili dedikoduları, yalanları, iftiraları kimler devreye soktuysa bugünkü kumpasın arkasında da onlar var. 24 Haziran'da beni faka bastıranların hepsi CHP'lidir. AKP'liler yoktu o işin arkasında.

"BENİ ASIL YARALAYAN"

Beni en çok yaralayan konu şudur: Sayın Genel Başkan, "Ben Cumhuriyet Halk Partililere kefilim, Cumhuriyet Halk Partisi'ne genel başkan olmayı düşünen bir CHP'li, saray kapısında icazet aramaz" dememiştir, diyememiştir.

"ÇIK, AÇIKLA!"

Beni asıl üzen bir gazetecinin iftirası değildir. Beni asıl üzen Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı'nın CHP'lilere kefil olmamasıdır, olamamasıdır. Tam tersine "Biliyorum, doğrudur, şaşırmadım" demiştir. Neyi biliyorsun? Çık, açıkla!

"GÖRÜŞÜRÜZ, BAKARIZ DEDİ"

Partim yara aldığı için ciğerim yanıyor. Genel Başkan'ı aradım. Birlikte fotoğraf verelim dedim. Bu belayı birlikte def edelim dedim. Parti yara alıyor, daha da yara alacak dedim. Görüşürüz, bakarız falan dedi. Kabul etmedi.

"BENİ ASIL YARALAYAN"

CHP Genel Başkanı, başaramayabilir. Ama CHP Genel Başkanı, partililerine güvenmek durumundadır. Genel Başkan, partililerine güvenmek yerine iftiralara, yalanlara "Doğrudur" demiştir. Beni asıl yaralayan işte budur. Ciğerim işte asıl o zaman yanar.

"NİYE YAPIYOR BU KUMPASI?"

Genel Başkan süreci yönetemiyor. Parti zarar görüyor. Diyorlar ki: "Kemal Kılıçdaroğlu zaten en güçlü olduğu dönemde. Niye böyle şeylere tevessül etsin ki?" Unutmayın: Siyasette güçlülük, göreceli bir kavramdır. Hatırlayalım: Yarıştığımız kurultayda kendisi bin imza toplamıştır, buna karşılık 700 oy alabilmiştir.

"GENEL MERKEZ'DE CHP'Lİ YOK"

Bugün CHP Genel Merkezi'nde en az gözüken kişiler CHP'lilerdir. Atatürk'ü sevmeyenler Genel Merkez'dedir... "CHP kapatılsın" diyenler Genel Merkez'dedir. CHP'nin karşısında miting yapanlar Genel Merkez'dedir. Hepsi CHP'de yönetici konumundadır.

NE OLMUŞTU?

Sözcü yazarı Rahmi Turan, "Beştepe'de Erdoğan'la görüşen CHP'li" başlıklı yazısında, bir CHP'linin Cumhurbaşkanı Erdoğan ile gizli bir görüşme gerçekleştirdiğini iddia etti. Turan ayrıca Erdoğan'ın ismi gizli olan CHP'liye 'genel başkan olması gerektiğini söyledi' iddiasında da bulundu.

Söz konusu iddiayı Cumhurbaşkanlığı kaynakları yalanladı. Turan ise bunun üzerine bahsi geçen ismin Muharrem İnce olduğunu söyledi. Muharrem İnce görüşme iddialarını kesin bir dille yalanladı. Ardından da Rahmi Turan gelen tepkiler üzerine bilgiyi Talat Atilla'dan aldığını dile getirdi. Talat Atilla ise haberi Kemal Kılıçdaroğlu'na doğrulattığını açıkladı.

Güncelleme Tarihi: 24 Kasım 2019, 16:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner195

banner142