Title of a News Article

Urfa ' Van' olmadan Gülpınar çağrılmalıdır...

 
AK Parti Urfa'da neden oy kaybetti?
 
Seçimler bitti. Tartışmalar bitmedi...
 
Kaybedecek vakit yok, acilen muhasebe yapmamız ve oyların neden düştüğünü cesaretle analiz etmemiz gerekiyor.
 
Çok yakında yerel yönetim seçimleri için hazırlıklar yapılacak...
 
Haziran seçimlerinde gördük ki,
 
Parti sosyolojisinin dayandığı taban kayıyor.
 
Gençlik kayıyor.
 
Yetişkinler kayıyor,
 
Aile kurumu kayıyor,
 
Aşiretler kayıyor,
 
Dini cemaatler kayıyor,
 
Parti içi muhalefet kayıyor;
 
Bu tabanı kaybetmek ya da küçültmek gelecek adına çok şeyi yitirmek anlamına geliyor.
 
Basra harap olduktan sonra, üzülmenin, “ah vah” etmenin anlamı olmayacak…
 
Belki, bu tespitler hoşumuza gitmeyecek ama, maaselef bu acı receti iyi okumamız gerekiyor. 24 Haziran seçimleri sürecinde yaşanan tüm olumsuzlukların faturası kime kesildi bilemeyiz ama, kamuoyu,hedef olarak Fakıbaba'yı gösterdi. Van Tıpkı, Şanlıurfa gibi muhafazakar bir yapıya sahip güzel bir İl'imizdi. Ak Parti Van'da doğru zamanda doğru hamleler, ve doğru aday tespitleri yapmadığı için, kalesini kaybetti. Ak Parti kurulduğu günden bu yana Urfa ölçeğinde sık sık hatalar yaptı ama hiç bir Zaman 24 Haziran seçimleri öncesi kadar büyük bir yanlışlık yapmamıştı. HDP hiç çalışmadığı halde sadece Urfa'da Oy'nu artırdı.

Bunun da tek sorumlusu Fakıbaba'ya liste yapma yetkisi veren Ak Parti genel merkezidir...
 
 
Şanlıurfa son yıllarda aldığı Devlet yardımları ile yönünü antep ve ötesine çeviriyor dediğimiz anda, aniden yapılan siyasi hata, Urfa'nın Van mı? oluyor sorusunu akla getiriyor. 
Şanlıurfa, Güneydoğu Anadolu bölgesinin en önemli merkezlerinden birisidir. Sahip olduğu Sosyolojik yapı bakımından bu coğrafyanın temel kültürel ve tarihi mirasını bünyesinde barındıran en önemli illerden birisidir.
 
Etnik çatışmaları çözmede çok önemli örnek model teşkil edecek kadar kendine özgü yapısı olan güzide bir şehirdir.Manevi atmosferi, peygamberler şehri olarak bilinmesi, sıcak iklimi ve tarihi geçmişi ile çok cazip bir merkezdir.
 
Şanlıurfa Siyasete ilgi duyan dinamik bir nüfusa sahiptir. Demokrasi geçmişimiz boyunca Milletvekili ve yerel yönetim seçimlerine baktığımızda gerek aday adaylığı için yapılan başvurulardaki yoğunluk, gerekse de siyasi tercihlerdeki çeşitlilik ile seçmen tercihlerindeki geçişkenliğin yüksek olması bu durumu somut olarak göstermektedir.Şanlıurfa’nın hem önemli bir jeopolitik konumda olması hem de seçmenin yukarıda bahsettiğimiz yapısından dolayı HDP/PKK’nın en çok üzerinde çalıştığı merkezlerden birisidir ve örgüt bu çeşitliliği yok etmek istemektedir.
 
 
 
Şanlıurfa’da örgütün görece daha güçlü siyasi bir egemenlik alanı kurma imkânını elde etmesi ile doğrudan Türkiye’yi ilgilendirecek bir sürecin başlayacağını söylemek mümkündür. “Şanlıurfa bölünmenin eşiğidir”. Eğer örgüt bir bölünme projesi yürütüyorsa, bunu Şanlıurfa’daki başarısı ölçüsünde hayata geçirebileceğini ileri sürebiliriz. Bundan dolayı da Şanlıurfa demek aslında dolaylı olarak Türkiye demektir.
 
 
Bu gerçekleri dikkate alarak, 2019 yerel seçimleri öncesi yapılacak olan analizler doğrultusunda dikkatli bir çalışma yürütülmelidir.
 
 
Çok partili hayata geçildikten sonra Şanlıurfa’da siyaset belli ailelerin tekelindeydi ancak Ak Parti rahmetli Necmettin Erbakan’dan sonra bu yapıyı kıran ilk siyasi hareket oldu. Buna rağmen kırsal alanda aşiret-siyaset temelli güçlü bağ devam etmekle birlikte kent merkezinde bu bağ ciddi bir kırılma yaşamaktadır.
 
Urfa’da AK Parti siyasetini doğrudan ilgilendiren, halkın sürekli gündeminde olan ve sürekli tartışılan üç temel konu vardır: Adaylar, Urfa’ya hizmet akışı,Büyükşehir ve ilçe belediyeleri...
 
İl nüfusunun yarıya yakını kırsalda yaşamaktadır. Bu durum bölgesel dinamikleri çok daha dikkatli ele almayı gerektiriyor. Yerel seçimlerde, özellikle Meclis üyesi seçimi bu bağlamda ilçeler için aşiret dengelerinin dikkate alınması, adayların buradaki sosyolojik dokuya uygun şekilde belirlenmesi siyaseten doğal bir zorunluluktur...
 
Şanlıurfa’da adaylar seçimin kaderini belirleyecek bir etkiye sahip olabilirler. Nitekim en küçük aday tespit hatası ve küskünlük HDP’ye yarıyor. Şanlıurfa seçmeni dinamiktir ve yenilenmeyi sever. Siyasetle iç içedir. Hemen hemen her konuda bir fikri vardır. Esasında rızasını almak sanıldığı kadar kolay değildir.
 
Şüphesiz 2019 yerel seçimi Urfa’nın kader seçimidir. Urfanın yönünü belirleyecektir. 
özellikle de giderek artan saldırılar ve gerçekleşen kirli ittifaklar bu seçimin önemini daha da artırmıştır. Şanlıurfa bu anlamda en kritik merkezlerden birisidir. Örgütün uzantısı olan HDP’nin burayla ilgili çok özel bir isteğinin olduğu malumdur. Bölücü başı Abdullah Öcalan’ın Şanlıurfa ile ilgili notlarında en büyük hayalinin “Şanlıurfa’da farklı sosyolojilere hitap eden Kantonlar kurmak olduğu” yazılıdır.
 
 
Ak Partili Vekiller ve yeni  il Başkanı Bahattin Yıldız, PKK örgütünün bu gibi uzun vadeli düşüncelerini de dikkate alarak seçim stratejisini belirlemek durumundadır. Urfa’nın Van gibi olmaması için şimdiden stratejik hamleler yapılmalı, Ak Partiye Oy getirebilecek isimler belirlenmeli, eskiye dönüş yapılmalı, kalbi Urfa ve  Ak Parti için atanlarla yeniden irtibata geçilmeli ve onlar siyaset aranesına davet edilmelidir
 
 
24 Haziran’da alınan Oy oranı ortada. Bu rakam Ak Partinin gerçek oy oranı değil. Ak Partinin gerçek oy oranı % 70 ve  üzeridir. Ancak 24 Haziran seçimleri gibi, Belediye ve meclis üyesi tercihleri yanlış yapılması durumunda, Urfa, Van gibi olabilir. 
Son olarak açık bir şekilde uyarmakta yarar görüyorum;

Ak Parti Genel Başkanı Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a birileri Urfa hakkında doğru bilgi paylaşımında bulunmalıdır. Urfa'nın emin ellerde olması lazım. Herkesimden insanlarla konuşuyorum, Urfa'nın ortak aklı adres olarak Kasım Gülpınar beyi işaret ediyor. Urfa'nın Van gibi PKK'nın eline geçmemesi için Abilik görevi ve yerel seçimlerde aday belirleme yetkisi Gülpınar'a verilmelidir. Bugün için Urfa'yı düzlüğe çıkartacak başka bir siyasi aktörde yoktur. 

YORUM EKLE

banner195

banner142