Saatini kaybetmiş zamanlar…

2017 yılına hazırlanırken, bunca insan yapısı sefaletin içerisinde yaptığımız en önemli değişim, ülke olarak bizim sağduyumuzun gelecek yılların dünyaya barışı ve başarıyı getirmesi için, ortak dil aramaya başlaması olmuştur.

İnsanoğlu ihtiyaç ve acıyı ortadan kaldırmak yerine, ihtiyaç ve acıları kendisi oluşturmuştur. Dünya barışı için hizmet ettiklerini söyleyen ve bunun için gelişmemiş ya da gelişmekte olan ülkelerin yoksul halkına yardım adı altında esarete mahkum ettikleri ülke insanları, dilerim artık bu yeni yılın erken döneminde asıl felaketi görür ve insani durum sınırlarını ihlal edenlere karşı dik durabilirler.

Şu an felaketi davet eden bir hayat biçiminin elinde rehin durumdayız. Geleceğin bizim beklediğimiz gibi olmasını arzu ediyor isek, toplum düzeni konusunda büyüyen dünyada insani koşullara yapılan saldırıları görebilmeliyiz. Yeni olan şey  büyüme değil, hatta kalite de değil, bilinçlenme konusunda ki çatlamadır.

Barış ve hakkaniyet peşinde koşarken seçmediğimiz alternatifleri anlayabilmeliyiz. Yeni bir bakış açısını, yeni koşulları kurgulamak için, bugün bulunduğumuz zamana, kaybedilmiş olan toplumsal değerlerimizi dâhil etmemiz gerekmektedir.

Ortaya çıkmakta olan gelecekte, enkaz arasında görülebilecek en iyi senaryo (“iyi” nin tarifi, ortak varlıkların sınırları içinde olması ve o sınırların korunmasıdır), faydalı olabilmektir. Faydalı olabilmek için “en çok iyilik değil”, “en az acı da değil” ama “en çok acı yönetimi” yönetilişi olduğunu görüyorum.

Geleceği bize gösteren koşullar içinde, nihai sonucun ne olacağı konusunda olasılıkla en puslu düşüncelere sahibiz.

Hükümetle ilgili tüm homurtulara rağmen, insanlar hükümetten icraat beklerler. Değişen dünyada yetkililerin ne yapacakları ve anlamlı değişimi nasıl sağlayacakları konusunda düşünceleri olmalıdır.

Daha nice yeni yıllarda ve değişen dünyada “TÜRKİYE” isminin altın harflerle umutla yazıldığı tarihte ki yerini korurken, tüm zihinlere tek bir anlamı ilmek ilmek işleyerek “birlik ve beraberliğimizin” sonsuz gücü olan insanlığımızın yükselişi umudu ile… gelecekle özgürce yüzleşebilmek adına, ‘iyi yıllar’ diliyorum.

Sevgiyle