Şanlıurfa’ya gelen Gelecek Partisi Genel Başkanı eski başbakan Ahmet Davutoğlu kendinsin parti içi bir darbeyle başbakanlıktan alındığını ve AK Parti’den de ayrılmadığını, ihraç edildiğini söyledi.

İhraç edilmesine giden süreci ise Şanlıurfa’da çıktığı Güney Doğu Televizyonundan Siyasetin S’si programından Müslüm Çap’a değerlendirdi. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile kapalı kapılar ardında konuştuklarını da açıklayan Ahmet Davutoğlu, Berat Albayrak’ın partiye alınmasının yanlış olacağını, partide yolsuzluğun, usulsüzlüğün olduğunu hepsini Erdoğan’a anlattığını dile getirdi. “Damadınızı yanınıza almayın. Parti biter dedim. Bu doğru olmaz dedim. Dinletemedim.” diyen Ahmet Davutoğlu, daha sonra pelikan çetesinin hakaretlerine maruz kaldığının ve parti içi darbeyle görevinden aldığına dikkat çekti

AK PARTİ KURULURKEN SAVUNDUĞU HERŞEY ŞİMDİ BİZİM PARTİ DE VAR BU DAVAYA İHANET EDENLERSE AK PARTİ’DE 

Ahmet Davutoğlu, başbakanlıktan alınma, Ak Parti’den İhraç edilme parti Kurma sürecinin detaylarını ise şöyle anlattı; “ Bugün AK Parti’nin 10 sene önce 20 sene önce kurulurken savunduğu bütün ilkeler şuan bizim partimizde. Bu ilkelere ve bu davaya ihanet edenlerde şuan AK Parti’de. Yolsuzlukla mücadeleyi kim yaptı da başbakanlığına mal oldu. Ben eğer orada sussaydım. Ne oluyorsa olsun. Dönsün bu çark deseydim. Ben orada Başbakan olarak kalmaya devam ederdim. 

PARTİ İÇİNDE DARBE YAPILDI

Ben AK Parti Genel Başkanı olarak iki seçime girdim ve en yüksek oyu aldım. Ama 6 ay sonra parti içinde darbe yapıldı. Niye yaptılar? Siyasi ahlak yasası çıkartacağım dedim ve Siyaset zenginleşme aracı olmayacak dedim. Bakın 5 sene geçti. O zaman Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan dedi ki; böyle yaparsan ilçe başkanı bulamazsınız dedi. Şimdi 5 sene geçmiş. Bırakın ilçe başkanını AK Parti’de çalışan bir ofis çalışanı en lüks arabalara biniyor. Ve hesabını veremiyor AK Partililer. İmar Yasası çıkartacağız dedim. İmardan Rant olmayacak. Bütün imardan oluşacak rant kamuya verilecek. Devlete verilecek dedim. Hazineye verilecek dedim. Belediyelere verilecek dedim. Dün Gaziantep’e baktım gördüm büyük bir kirlilik gördüm. Ben o zaman bunları yapsaydım bugün bunlar olmayacaktı. Ben yine o zaman Devlette olanlarının hiç birinin yakını devlete girmeyecek dedim. İnsanlar benim başbakanlığımı benimsemişti. AK Parti tabanı de benim liderliğimi benimsemişti. Bundan rahatsız oldular. 

ERDOĞAN DAMADININ ÖNÜNÜ AÇMAK İÇİN…

Ve Sayın Erdoğan damadının önünü açabilmek için etrafta kaliteli hiçbir insan kalmasın istedi.Eskiden bu kadar net konuşmazdım. Şimdi konuşuyorum. Yapmayın dedim. Almayın damadınızı bu sürecin içine. Kim olursa olsun birinci derece akrabaları almayın. Yıpratır sizi dedim. 5 yıl geçti Şimdi AK Parti kitlesine soruyorum. Ben mi haklıyım Erdoğan mı haklı? Ben mi haklı çıktım o mu haklı çıktı. Siyasi etik ahlak yasası çıkartsaydık da herkes mal beyanı verseydi ve siyaset böyle zenginleşme aracı olmasaydı. Kötü mü olurdu?  

ARKAMDAN ÇETELER ORGANİZE EDİLDİ

Şanlıurfa’ya 11 Nisan 2016’da geldim. İstiklal Madalyası getirdim. Ama Ankara’da benim arkamdan çeteler organize edildi. Pelikan çetesi örgütlendi bana karşı. Ve doğrudan beni hedef alan yayınlara başladı. Sayın Erdoğan’a yakın olan ve doğrudan Berat Albayrak’ın yayın organları tarafından. Peki, bütün bunlar yaşandı. Şunu soruyorum AK Parti tabanına. Beni 1 Kasımda seçen o geniş kitleye. Kim haklı çıktı. Ve benden ne zarar gördü AK Parti ve Ülke. Bütün bunlar olurken birisi de çıkıp bütün bunlar oldu ama sen kayıtsız şartsız Erdoğan’a bağlı kal. Kusura bakmayın. Hiç kimseye Allah ve millet dışında kayıtsız itaat etmem ben.

AK PARTİ’DEN BEN AYRILMADIM İHRAÇ EDİLDİM

Peki ben mi ayrıldım AK Parti’den? Yoo ben Ak Partiden ayrılmadım. Ben çıktım bunlar yanlış diye Cumhurbaşkanıyla 3 defa görüştüm. Kendisine anlattım. Mektuplar verdim. Yapmayın etmeyin dedim. Yanlış gidiyorsunuz dedim. Yolsuzluklar diz boyu dedim. Siyasi çürüme arttı. Ehliyetsiz bir sürü insana bürokraside görev veriyorsunuz. Kaç sefer anlattım. Herkes bilir. En çok da kendisi bilir. Dinletemedim. Bunlar yazılı kayıtlarda vardı. Kapılar ardında söylediklerim hiç dikkate alınmadı. Artık kamuoyu önünde konuşmaya başladım. Sonra ihraç edildim. Yani ben AK Parti’den ayrılmadım. İhraç edildim. Hakarete maruz kaldım.  

CESARETİ OLMAYAN BİZİM PARTİYE GELMESİN 

Adalet kalmadı, insanlar evlerine ekmek götüremiyor. İşte benim bu ülkeye borcum burada başladı. Ben yine Allaha millete borcum olarak partiyi kurdum. Ben bu partiyi kurarken de cesareti olmayan bizimle gelmesin dedim. Bakın bizim partili arkadaşlarımız saldırıla maruz kaldı. Ama biz korkmuyoruz. Biz değişmedik. Bakın AK Parti mi değişti? Biz mi değiştik?