Sonar Araştırma Başkanı Hakan Bayrakçı, katıldığı programda Türkiye’nin siyasi atmosferine dair son ölçümleri açıkladı. Özellikle hükümetin “Terörsüz Türkiye” olarak adlandırdığı yeni sürece yönelik seçmen tavrı, partilerin oy oranları ve DEM Parti seçmeninin yönelimi dikkat çekti.
DEM Parti seçmeni iktidara yönelmiyor
Bayrakçı’nın paylaştığı verilere göre kendisini DEM Partili olarak tanımlayan seçmenin yalnızca yüzde 18,8’i “iktidara oy verebilirim” diyor. Çoğunluk ise muhalefete yakın duruyor. Bayrakçı, bu tablonun “sürecin DEM tabanını iktidara yöneltmediğini” açıkça gösterdiğini belirtti.
Demirtaş sorusu: “Serbest bırakılmalı” diyenler yüzde 45’i geçti
Araştırmada Selahattin Demirtaş’ın serbest kalmasına yönelik soruya yüzde 45,3 “Evet” yanıtı verildi. Bayrakçı, bu oranın partiler arası çizgileri aştığını, toplumda belirgin bir değişime işaret ettiğini söyledi.
MHP’de tarihî düşüş: 25 yılın en düşük oy oranı
Araştırmanın en çok konuşulan verisi ise MHP’nin oy oranı oldu.
Sonar, partiyi bu ay yüzde 4,4 olarak ölçtü. Bu oran, son çeyrek yüzyılın en düşük seviyesi olarak kayıtlara geçti. Bayrakçı, MHP tabanının “yeni süreç konusunda” tam bir mutabakat içinde olmadığını ve düşüşün temel sebebinin bu olduğunu ifade etti.
AK Parti temkinli, CHP 35–36 bandında
AK Parti seçmeninin yeni sürece daha temkinli yaklaştığını söyleyen Bayrakçı, iktidarda “yaklaşık yüzde 10’luk bir fire” bulunduğunu kaydetti.
Sonar’ın güncel ölçümüne göre:
-
CHP: %35–36
-
Zafer Partisi: %4 civarı
-
Yeniden Refah: %2–2,5 bandı
İmamoğlu’na yönelik “casusluk” iddiasına seçmen inanmadı
Katılımcıların yüzde 53,8’i “casusluk iddiası gerçekçi değil” dedi.
Bayrakçı, çok sayıda açılan dava nedeniyle seçmenin bu tür iddialara giderek daha şüpheli yaklaştığını belirtti.
Seçmenin önceliği artık parti değil, aday
Sonar verilerine göre yerel seçimlerde oy tercihinde belirleyici unsur artık parti değil:
-
Seçmenlerin yüzde 53,7’si “aday”ı önemsiyor.
-
Partinin etkisi ise yüzde 14’e kadar düşmüş durumda.
Bu sonuçlar, Türkiye’de siyasetin yeni bir dengelenme sürecine girdiğini ve seçmenin özellikle çözüm odaklı, daha az gerginlik içeren bir siyasi atmosfer talep ettiğini gösteriyor.