URFASTAR/ÖZEL HABER

Harran Üniversitesi Nefroloji bölümünde görev yapan Prof. Dr. Abdi Metin Sarıkaya, Şanlıurfa’da ilk kez kronik böbrek yetmezliği bulunan yetişkin hastalara Periton Diyaliz tedavisi uygulamaya başlayarak evde kalmalarını sağladı. Periton tedavisi uygulanan hastalar, evde yapılan bu tedavi sayesinde deyim yerindeyse normal hayata dönmüş oldular…

Yaklaşık 6 ay önce Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine atanan Prof. Dr. Abdi Metin Sarıkaya’nın yaptığı periton diyalizi tedavi yöntemiyle, hastaların yüzü gülmeye başladı. Kronik böbrek yetmezliği rahatsızlığı bulunan yaklaşık 150 civarında hastanın tedavi gördüğü Tıp Fakültesi’nde, 2 aydır Prof. Dr. Sarıkaya ve ekibi tarafından rahatsızlığı bulunanlara Periton Diyaliz tedavisi uygulanmaya başladı. Periton diyalizi yöntemiyle, hastalar için hastaneye gitmeden evlerinde diyaliz yapabilme imkanı sağlandı. Evde bu tedaviyi uygulayan hastalar, neredeyse normal hayata döndü.

Prof. Dr. Abdi Metin Sarıkaya, Tıp Fakültesi Başhekim Yardımcısı Dr. Abit Demir ve Nefroloji Bölümünün Sorumlu Hemşiresi Ayşe Güneş’in de katılımıyla Şanlıurfa’da uygulamaya başladıkları periton diyalizi tedavi yöntemini urfastar.com’a anlattı.

Diyalizin hastane ortamındaki "hemodiyaliz" ve hastaların karın zarı kullanılarak evde yapılan "periton diyalizi" olmak üzere ikiye ayrıldığını belirten Prof. Dr. Sarıkaya, periton diyaliz uygulamasını artık Tıp Fakültesi Hastanesinde de uyguladıklarını belirtti.

SARIKAYA: “TÜM TEDAVİ YÖNTEMLERİNİ URFA’DA HASTALARA UYGULAMAK İSTİYORUZ”

Sarıkaya, Harran Üniversitesi Tıp Fakültesinde daha önce sadece hemodiyaliz tedavisinin uygulandığını vurgulayarak, “Bizim amacımız böbrek hastalarında Dünyada uygulanan tüm tedavileri Urfa’da da hastalara uygulanması ve bu konforu tüm hastalara sağlamak, bu imkanları hastalara sunmak. Bu kapsamda periton diyaliz tedavisine hastanemizde yaklaşık 2 aydır başladık. Küçük bir ameliyatla hastanın kateteri yerleştirdik. Bu kateter vasıtasıyla hastamız, günde 4 defa veya aletli periton diyalizi dediğimiz yöntemle gece kendini alete bağlayarak sabaha kadar karnında sıvı değişimi yapabiliyor. 6 Saat boyunca karın boşluğuna verilen özel bir solüsyonla, böbreğin çalışmasına neden olan zehirli maddeleri topluyor ve daha sonra da dönüşüm saati geldiğinde kirli solüsyonu bir aparat yardımıyla boşaltıyor. Tabi ki bu sırada mikrop kapmaması için kullandığımız küçük aparatlarımız da var” dedi.

“HASTALAR YURT DIŞINA BİLE GİDEBİLİYOR”

Periton diyaliz tedavisinin hastalara getirdiği avantajları olduğunu dile getiren Sarıkaya, “Periton tedavisi yönteminde, hasta hemodiyaliz gibi sabit bir yere bağımlı kalmıyor, daha bağımsız bir hayat sürebiliyor, başka illere gidebiliyor hatta başka ülkelere bile gidenler var” diye ifade etti.

“BÖBREK NAKLİ DE YAPACAĞIZ”

Hastaların, periton diyaliz tedavisinde karından enfeksiyon kaptığı yönünde konuşulduğunu sözlerine ekleyen Sarıkaya, “Bunu söyleyen ne yazık ki sağlık personelleri dahi bulunuyor. Bu üzücü bir durum çünkü hemodiyalizde enfeksiyon kapma oranı daha yüksek, sık değişen katetelerden dolayı. Periton diyalizinde enfeksiyon kapma oranı 5 yılda 1 veya 3 yılda 1 gibi düşük oranlardadır. Bu yöntemi biz Urfa’da yaygınlaştırarak özellikle diyalizi tolere edemeyen veya hastaneye getirilip, götürülemeyen evde bakımı yapılması gereken hastalara uygulanmasını sağlamak istiyoruz. Birçok sayamayacağımız kadar avantajı olan bir tedavi yöntemidir. Türkiye’de şuada 6-7 Bin hasta bu tedaviyi uyguluyor, 5 bin kadar hastamız da organ nakli tedavisini  yapıyor. Bizim amacımız periton diyaliz tedavisini Urfalılara sunmaktır. Ayrıca 2-3 aya kadar da hastanemizde böbrek nakline başlamayı düşünüyoruz. Bütün imkânları hastalarımıza sunmuş olacağız.

HASTALAR MEMNUN

Tıp Fakültesi Hastanesinde ilk periton tedavisini gören isimlerden olan 32 yaşındaki evli ve 1 çocuk annesi Meral Yavuz, bu tedavi yönteminden çok memnun olduğunu belirtti. 11 yıldır  kronik böbrek rahatsızlığı bulunan Yavuz, “Periton diyaliz tedavisi ile evde zamanım daha çok oluyor ve çocuğuma daha fazla zaman ayırabiliyorum, bu tedavi sayesinde evliliğimi kurtardım. Keşke 11 yıl önce bu tedavi yöntemine başlamış olsaydım, çok geç kalmışım diye düşünüyorum. Tüm hastalara bu yöntemi uyarıyorum, kurallara uyulduğu zaman enfeksiyon falan yaşanmıyor. Bu tedavide emeği geçen Metin Hocamıza ve ekibine teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.