Katıldığı bir TV programında konuşan Özaslan gündeme ilişkin konularda açıklamalarda bulundu.

Mevsimlik tarım işçileriyle ilgili hazırladıkları rapor ve çözüm önerilerinin hayata geçirilmesi halinde birçok insanın mevsimlik tarım işçisi olarak başka memleketlere gitmekten kurtulacağını vurgulayan Özaslan, tarım ve hayvancılıkla ilgili önemli önerilerde bulundu.

‘ANNELERE SÜT İNEĞİ VERELİM’

Yerel medyanın rapor konusunda çok duyarlı davrandığını ve gereken hassasiyeti gösterdiğini kaydeden Özalsan, “Çözüm önerilerinden iki tanesine kısaca değinelim. Oradaki kadınlarımız, annelerimiz çok ciddi sıkıntılar yaşıyorlar. Burdur’da Zeynep’in çalıştığı tarlada Urfalı kadınlar vardı. Kadınlar çapa yapıyordu. İkisinin sırtında çocukları vardı. O şekilde çapa yapıyordu. O haliyle çapa yapıyordu o güneşin altında. O annelerimize, bacılarımıza dedim ki, ben sizin bir proje düşündüm. Dediler ki, siz bu projeyi bir hayata geçirin, hükümet bize bir destek versin, biz gelip bu memleketlerde çalışır mıyız. Bu çocuğu bu sıcağın altına getirir miyim?

Mevsimlik tarım işçisi olarak çalışan ve şehir dışında hayvan besleyebilecek imkanı olan bütün annelerimize, bacılarımıza iki üç tane süt ineği verelim. Bunlar sizde kalacak. İki yıl sonra, bunun sütü, her şeyi sizindir. Her yıl kaç tane doğum yapmışsa o yavruları sizde kalacak.  O iki, üç ineği sizden geri alacağım. Bu sefer o inekleri götürüp başka bir annemize, bacımıza vereceğim. Sonra başka bir anneye… Urfa’da 15 bin ineği dağıtırsanız, 15 bin iner çok para mıdır, bir kavşağa harcanan paradan daha azdır. Her bir aileye 3 inek dağıtırsanız 5 bin aile yapar. 5 bin ailenin mevsimlik işçi olarak gitmemesidir. Hibe etsinler demiyorum. Sürekli bu değişim dönüşüm olsun” ifadelerini kullandı.

‘DEVLET İSTERSE BUNU ÇOK RAHAT YAPABİLİR’

Köyde yaşayıp tarlası olmayan ancak geçimini mevsimlik tarım işçisi olarak kazanan vatandaşlar için de öneride bulunan Özaslan, “Mevsimlik işçi olup da toprağı olmayanlara rastladım.  Ben köydeyim ama benim toprağım yok diyor. Çözüm önerilerinden bir tanesi de Ceylanpınar’da TİGEM arazisi, çiftlik var. Çiftlikte arazileri 50’şer dönümlük arazilere bölelim. Her bir aileye 50 dönüm verelim. Bedava da verilmesin. Onlara denilsin ki, bu 50 dönümü siz ekip biçeceksiniz, ne ekip biçerseniz sizindir. Sadece devlete her yıl 5 bin lira kira parası yatırın. Dediler ki, bunu bize versinler, ilk gün gidip parayı peşin peşin yatırırız. İnsanlar niye gitsinler, devletin arazisi, verelim insanlara…Devlet isterse bunu çok rahat yapabilir” diye konuştu.