TEMA Vakfı 17–30 Kasım Erozyonla Mücadele Haftası kapsamında kritik bir çağrı yaptı. Açıklamanın öncülüğünü yapan TEMA Vakfı Şanlıurfa İl Temsilcisi Prof. Dr. Ali Rıza Öztürkmen, toprağın su, iklim ve gıda üzerindeki hayati etkilerine dikkat çekerek Türkiye’nin ve dünyanın karşı karşıya olduğu büyük tehlikeyi gözler önüne serdi.
“Toprağı Kaybediyoruz, Geleceğimizi Kaybediyoruz”
Prof. Dr. Öztürkmen, dünyanın her saniye 1.260 ton, yani 42 kamyon dolusu verimli toprağı erozyon nedeniyle kaybettiğini vurguladı. Erozyonun etkilerinin özellikle tarım şehirleri için hayati bir tehdit oluşturduğunu belirterek şu çarpıcı gerçeğin altını çizdi:
“Türkiye’de yalnızca 16 yılda 1 cm toprağımızı kaybediyoruz. Oysa bu 1 cm’nin oluşması 500 yılı buluyor. Bu kayıp suyu, gıdayı ve üretimi tehdit ediyor.”
2050 İçin Kırmızı Alarm
Öztürkmen’in aktardığı verilere göre:
-
Bugün dünya topraklarının %33’ü bozulmuş durumda.
-
Mevcut gidişat devam ederse 2050’de bu oran %90’a ulaşacak.
-
Erozyon, tarımsal kayıpları %50’ye kadar artırıyor.
-
Toprağın su tutma kapasitesini zayıflatarak kuraklığı daha da derinleştiriyor.
Son 30 yılda dünyada kurak alanların 4,3 milyon km² genişlediğini belirten Öztürkmen, Türkiye’nin %5,5’lik bir bölümünün —Konya büyüklüğünde bir alanın— artık daha kurak bir iklime sahip olduğuna dikkat çekti.
Artan Sıcaklık, Azalan Gıda
2050 yılında gıdaya olan ihtiyacın %50 artacağı hatırlatılırken artan sıcaklık ve azalan su kaynaklarının gıda güvenliğini ciddi biçimde tehdit edeceği belirtildi.
“Çözüm: Sağlıklı Toprak”
Prof. Dr. Öztürkmen, sağlıklı toprağın iklim krizine karşı doğal bir kalkan olduğunu ifade ederek şu avantajları sıraladı:
-
Karbon depolayarak iklim krizini hafifletir,
-
Yağışı tutarak pınarları ve akarsuları besler,
-
Su varlıklarını korur,
-
Tarımsal verimi artırır.
Şanlıurfa İçin Kritik Uyarı
Türkiye’nin en önemli tarım merkezlerinden biri olan Şanlıurfa’nın bu süreçten doğrudan etkilendiğini vurgulayan Öztürkmen, şu çağrıyı yaptı:
“Şanlıurfa’da toprağın kaybı demek suyun, gıdanın ve üretimin kaybı demektir. Toprağı korumak hepimizin sorumluluğu. Çünkü biliyorsun: Sorumlusun!”





