Akıl tutulması ,  düz mantıkla  baktığınız zaman kelime olarak aklını kullanamayan halk deyimi ile  "Deli " gibi görünse de,kelime içerik olarak çok akıllı gibi görünen çok insanın, yönetenlerin, yönetilenlerin bile akıl tutulması yaşadıklarını ülkemizden biliyoruz….!

İnsanlar eğitimli, Kültürlü, diplomalı olabilirler, apoletli, sade vatandaş olabilirler amma, insanın  aklını kullanarak vicdanının sesini dinlemesine ve akıl yordamı ile  gerçekleri gördüğü halde  okuduğu halde, algıladığı halde, akıl tutulması nedeni ile bunların tamamen olmamış ,yapılmamış, yapmaz, yapamaz algıları ile  yada buna bir halisülasyon gibi bakarak gerçekleri inkar etme görmezden gelme ve otomatikman  bir şekilde irade ( mizi  ) sini başkalarının kullanımına amade edilmesi tedavisi kendisinde saklı bir hastalık ( ilaçla, ipnozla, eğitimle, tedavisi mümkün değildir.) değİlmidir..?

Ülkede yaşayan vatandaşların  inancı, kimliği, rengi,ve  cinsiyetine bakılmaksızın sadece ve sadece İNSANİ VASIFLARINDAN kaynaklı olarak Doğru haber alma hakkı, aldığı haberi doğru algılayıp  aktarma hakkı, yorumlama hakkı, sorma ve sorgulama hakkı ve dolaylı olarak da yanlışlara, DUR deme hakkı vardır.

Bu husus hem Anayasamızda yer almakta ve hem de Avrupa insan hakları mahkemesinin yüzlerce kararlarında yerini almaktadır.Yani Anayasal bir haktır.

Bu gidişata DUR diyenlerin yaptıkları çok demokratik,insani duyarlılığı hiçbir suçu ve suçluyu övme yada başkalarına hakaret, tehdit, ihanet olmamasına rağmen, kendi hak ve hukuku için mücadele  vermiş ve bu uğurda mahkemelerde yargılanan,darp edilen ve karşı duruş sergilemenin bir İNSANI VASIF olduğunun idrakinde olanların bile tepki göstermesi  AKIL TUTULMASI Değil de Nedir…?  

İNSANLAR ÖLMESİN, ANALAR AĞLAMASIN demekten ibaret taleplerine karşı  bu tür insani taleplerin yanında yer almaması ( halbuki, bu tür talepler, ölenin diline, ırkına, inancına bakılmaksızın.Lice de, sur da öldürülen çocuk ne ise Çınarda öldürülen çocuk içinde  yapılmaktadır.) AKIL TUTULMASI değil de Nedir…?

Buna karşılık Kendi inancını aşağılayıcı, inancına zarar verici, ( toplumsal yaşamın ahlaki kuralları ve aile bütünlüğü içerisindeki birleştirici tavrı olması gerektiği halde ) sapık fetvalar vererek insanların inançları ile  alay edilmesi ve bu tür sapık düşünceli sözüm ona din adamlarının inancı kendi elleri ile  baltalamaları na sessiz kalmak, tepki vermemek, duyarsız olmak, AKIL TUTULMASI değil de Nedir….?

Gözümüzün içine baka baka  elektiriğe zam yok, suya zam yok, ekmeğe zam yok, toplu taşıma araçlarına zam yok, oto yollara zam yok, ve daha nicelerine zam yok deyip  çalışanlarına ( işçisi, memuru, emekçisi, emeklisi ) verdiği  üç kuruşun arkasından hemen daha sıcak parayı eline almamış  insanın önüne yokların tamamına, Fiyat ayarlaması, yada TRT nin yaptığı gibi  “ Ekmeğe zam yapılmadı sadece fiyatı artırıldı,” diye insanlarla dalga geçilmesi ve bunun da insanlara kanıksattırılması dolayısı ile insanların duyarsız olması, eleştirmemesi,söylememesi, AKIL TUTULMASI değil de Nedir…?

Yani kısaca AKIL TUTULMASI, gördüğü,bildiği  halde, konuşmamak, söylememek,itiraz etmemek, talepte bulunmamak  değilmi dir…..?

Ey Yaradan ; YARATTIĞIN KULLARINA KULLANSINLAR,SORGULASINLAR,YORUMLASINLAR, DİYE VERDİĞİN AKLI KULLANMALARINI NASİP EYLE,,,,,,

Akıl tutulmasının olmayacağı bir yaşam için Aşk ile Sevgili  İNSANLIK Aşk ile…